EGE, 1 EYLUL'DE İLK KEZ KENDİ BAŞINA YURUDU...

İÇİMDE GEÇEN ZAMAN…

23 Eylül
Ev gebelik testi- ikinci çizgi silik
23 Eylül
Kan testi- 280 hcg
24 Eylül
Kan testi- 354 hcg
28 Eylül
4 hafta+ 4 günlük kan testi- 1307 hcg, kilom 59.600 kg, kese göründü
6. haftadan itibaren
Reflü
12 Ekim
6,5 haftalık ilk kalp atışı ve görüntü hareketli, kilom 60 kg
12 Kasım
11. hafta bitişi, İkili test zamanı, kilom 62 kg
18 Kasım
İkili test risk yok. Yaş riski yakın.
İlk hediye
Anneanne bebeğin güncesi
İlk giysi
Teyzeden body
14. hafta
Amniyosentez ve detaylı ultrason kararı vermek için son 2 hafta ve karar veremiyorum.
17 Aralık
16. hafta bitişi o bir ERKEK… …3’lü test… Kilom 63,5
21 Aralık
3’lü test sonucu risk yok.
24 Aralık 2009
Doktorumuz Sedat Cömert’e gittik. 3’lü test ve ikili test sonuçlarını konuşmak üzere… Amniyosentez olmalı mıyım? Olmamalı mıyım? Yaklaşık üzerinde 1 aydır düşündüğüm, araştırmalar yaptığım ama karar veremediğim bu soruya 10 dk içinde karar verebilme umuduyla… Ancak baba ve anne adayı olan biz hayati bir karar üzerinde doktoruyla birliktede dahi karar veremedik. Gene bir sürü risk oranları içinde boğulduk kaldık. Doktor yüksek risk görmüyor. Ama yaş 34 ve PAPP-A değeri sınıra yakın çıkıyor. Değerler bir sürü olunca Down Sendromu riski 450/1 ile 5.200/1 risk arasında değişiyor. Amniyosentez’de bebeğimizi kaybetme oranımız ise 200/1… Daha yüksek bir risk. Buyurun siz karar verin. Mümkün olmadı tabi… 2 hafta sonra doktorumuza bir daha gideceğiz. Ultrasonda bir daha bakacak. Ayrıca konusunda uzman olan bir radyolog Eyüp Ekici’ye de hafta sonu gideceğiz. Bebeğimiz için Allaha sığınıyorum…



26 Aralık 2009
Eyüp Ekici ile randevu günü… Minik erkeğimizin ultroson görüntülerini bir daha göreceğiz. Ve hocanın amniyosentez konusunda fikrini alacağız. Bu sefer ilk defa doktor randevusuna anneannede geliyor. Anneannesi ilk defa oğlumla tanışacak. İçeri giriyorum. Doktor bakıyor genel olarak durumunu gayet iyi buluyor. Hatta bir hafta ileriden gidiyor. Baba ile anneannede geliyor içeriye… Böylece tek tek bütün organlarına birlikte bakıyoruz. Ayak, el, parmak, kulak işte hepsi orada… Doktor “…ayaklarına bak anneanne, kocaman” diyor. Cinsiyetinin kanıtını da göstermeden edemiyor. Çıkmadan önce, Eyüp Bey “…amniyosentez yaptırmayacağız galiba..” fikrini onaylamıyor ama destekliyor.
31 Aralık- Ocağın ilk haftası
19. haftanın başları ilk kıpırtıları hissediyorum (sanırım)
02 Ocak 2010
Ege’nin teyzesi onun aramıza katılacağını öğrendiği günden itibaren başladığı kanaviçe çalışmaları ile bilgi ve mail trafiğini aksatmıyor. Ancak internet sitelerinden yapılan araştırma ile alışveriş aksiyonlarına son noktayı koydu. Artık araştırmalarına ve alış faaliyetlerine yurtdışı sitelerinden devam ediyor. Elvan Teyzesi de son sürat bilgi desteğinde…
04 Ocak 2010
Bir süredir oğlumuza ilk baştan beri düşündüğümüz isimle hitap etmeye başladık… Umarım bir isim değişikliği yapmayız… Dayısı “…adı Haydar olsun!” diye ısrar etse de… “… Ege’nin örtüsü… Ege’nin odası…” demeye başladık. Sanırım birkaç gündür de hareketlerini hissediyorum. İçimde pıt diye bişey…
07 Ocak
Kontrol 19. haftanın bitişi, kilom 65
09 Ocak 2010
Dayısından bebek arabası… Rüya yengesinden kıyafetler, ayakkabılar, biberonlar…
11 Ocak 2010
Amcası ve Hülya yengesinden beşik ve karyolaya başlama haberi…
20. hafta
Göbeğimin altında küçük küçük vurmalar bir gün çok, diğer gün az
15 Ocak 2010
Ege’nin babası ilk kez O’nu hissetti…
25 Ocak 2010
Ege’nin abisi Tuna sömestre tatili için Ankara’ya geldi. Babası ona bir kardeşi olacağını açıkladı. Kardeşinin cinsiyetine “…Oleyyy!” diyerek tepki veren Tuna, Ege’yle ilk kez tanışacak…
26 Ocak 2010
Tuna, kardeşine ilk hediyesini dün verdi. Bir erkek tişörtü…
08 Şubat
Ege bize sırtını dönmüş bağdaş kurmuş vaziyette… Babası başı zannederek poposunu öptüğünü anlıyor. 2 kontrolünde de resmini alamıyoruz. Şu an 750 gr. Ben 69 kiloyum… Babası hala “çocuğumu yedin!” diye benimle dalga geçmekte…
10 Şubat
Gebelik şekeri yok… Demir iyi… İdrar temiz
11 Şubat 2010
Bugün ilk olarak kuzeni Ece ve anneanne göbekten Ege’yi hissetti. Ege’nin dayısı Dubai’den ona aldığı arabanın bir parçasını kuzeni Yiğit’le gönderdi. Kuzen Yiğit, Kuzen Ece ve anneanne Ege ile ilk fotoğrafını çektirdi.
18 Şubat 2010
Ege’nin ilk yolculuğu İzmir’e uçakla… Teyze ve enişte ziyareti yaparken oğluma alışveriş yapacağız.
24. haftadan itibaren
Ege’ye haftada 4- 5 gün müzik dinletmeye başladım. Tabi ki klasik müzik…
03 Mart
Gece karnımda ufak bir çıkıntı, iki üç dakika süreyle… Babasıyla tutmaya çalıştık.
04 Mart
Yeni doktorumuz Yusuf Üstün Medikana Hastanesi… Diğer doktorumuzdan çok memnun olmamıza rağmen hastane yüzünden kendisine teşekkür bile edemeden başka bir hocayla yolumuza devam kararı aldık. Ege yüzünü yarım yamalak gösteriyor. Eliyle yüzünün yarısı kapalı… Vücudu 1 hafta, kafası 2 hafta ileriden gidiyor. Genel kontrolü yapıldı her şeyi normal… Kilom 70… Resim gene alamadık… İdrar kontrolü yapıldı temiz çıktı… Demir haplarına başladık. Elevit ve Omega 3’e devam…
12 Mart 2010
Kan uyuşmazlığı için aşı oldum.
15 Mart 2010
Ege bazen çok kibar ve yavaş hareketlerle günü endişe içinde geçirmeme yol açıyor. Ama bazı günler özellikle gece 12’den sonra babasıyla bana neşeli anlar yaşatıyor. Göbeğimin bi orasından bi burasından kendini gösteriyor. İttirdikçe ittiriyor. Göbeğimde küçük tepecikler oluşturuyor. İnsan hiç görmediği, tanımadığı bir varlığı bu kadar özler mi? Zamanında sağlıkla gelsin isterken bir yandan da onu özlüyoruz…
25 Mart 2010
Ege’nin içimdeki hareketleri mutluluk kaynağım…
29 Mart 2010
Ege’nin bugün kontrolü vardı. Benim küçük oğlum ilk önce anlayamadığından yüzünü gösterdi. Doktorunun yakaladığı ilk görüntüler bunlardı. Ancak onu izlediğimizi fark etmiş olacak ki hemen iki eliyle yüzünü kapattı. Sanırım tam olarak yüzünü doğduğu an görebileceğiz  Ve kendini göstermemek için elinden ne geliyorsa onu yaptı. Babası “…ben doğunca ona göstereceğim” diyor. Şu an her zamanki gibi bedeni 1 hafta, kafası 2 hafta ileriden gidiyor. Kilosu 1728gr… Kilom 72,5kg… Sezeryan olursa öngörülen tarih 19 Mayıs…
16 Nisan 2010
Ayağımdaki şişlikler bir canavarın ayağı izlenimini uyandırınca doktora 3 gün evvel gittik. Gebelik zehirlenmesi ve pıhtı ihtimallerini ortadan kaldırmak için dopler ve idrar testi yapıldı. Asıl randevu günüm olan 19 Nisan’da sonuçlarım normal çıktığı için rahatladık. İlk NTS bugün yapıldı. Ege 2.400 kg. Ben ise 74 kiloyum ancak ödemim var.
26 Nisan 2010
İki gün önce geçirdiğim korkunç baş ağrısı ve mide bulantısının nedenini çözemedim. Ancak artık Ege Bey kendini geceleri iyiden iyiye hissettiriyor. Uykuyu korkunç seven ben ha bire uyanıyorum. Yok tuvalet ihtiyacı, yok susama, yok kollarım uyuşuyor, reflüm tutuyor. Olsun bunlar geçecek oğlum benim olacak.
Mayıs başı
İki elim ve özellikle 3 parmağım uyuşuk. Bazen kaşık ya da çatalı elimden düşürüyorum. Birde hamilelik basurundan korkunç anlar yaşıyorum. Günün büyük kısmını küvette suyun içinde geçirmek zorunda kalıyorum. Doktor ilaç verdi. Eğer daha da zorlanırsam ve geçmez ise sezeryan sırasında ameliyat yapılabilir dedi.